Rütbesi aşk olan gönül erinin
Dermanını bulmuşlar gibi derdinin
Ona hayran olan nice ferdinin
Hayranlığı gibi, maviye aşığım ben
Oğul vazgeçer mi sandın anadan
Yanar da ses etmez, nice yaradan
Ona bunca sabrı, vermiş Yaradan
Kul sabrı gibi, maviye aşığım ben
Jahr’ını kussa da üstüme hayat
Severim hayatı, zehrine inat
İsyan etmeyene verilmiş berat
Berat almış gibi, maviye aşığım ben
Baharın gelişiyle, açılan gökyüzünde
El-emin sıfatıyla verilmiş sözünde
Maşukun, nar-ı aşkla yanan gönlünde
Kor olan sevgi gibi, maviye aşığım ben
Ahsen-i takvim üzere yaratıldı âdem
Serilmiş önüne, nice cihan ve âlem
Hepsinden meşhuru elbet Türkiye’m
Türkiye gibi, maviye aşığım ben
Hakikat ehline varmış gibiyim
Gönül hanesinde kalmış gibiyim
Kalpten hayır dua almış gibiyim
Hayırlı dua gibi, maviye aşığım ben
Akıtmış benliği, Hakkın yolunda
Bırakmış kibiri, iblis oyunda
Ahiret mekânı, yolun sonunda
Vize almış gibi, maviye aşığım ben
Rehberini bulmuş bir yolcu gibi
Savaşta en önde bir kolcu gibi
Baharın simgesi bir burcu gibi
Huzur dolu, maviye aşığım ben
Ağır ağır, geçerken ömrümden zaman
O zaman da bulunur, nice katman
Son nefeste, dilim lal, kalbimde iman
İmanla ölmüş gibi, maviye aşığım ben
Kalbine girmiş gibi sevgilinin
Değerini bilirim, elbet sevenimin
Gönlü güzel olacak, aşk dediğinin
Aşkı bulmuş gibi, maviye aşığım ben
Sevdası, dillere destan olmuş
Her gördüğüne sevdiğini sormuş
Aşkından solmuş, yanmış, kül olmuş
Yanarcasına, maviye aşığım ben
Uğruna bildiğim her şeyden vazgeçtim
Sade, saf, bir imkânsız aşk seçtim
Seçtiğim yolda, boyun büküp geçtim
Lakin Adam gibi, maviye aşığım ben
Değerli bir dost olan Roj Bahar Aksu'ya ithafen